Adana Demirspor’un küme düşmesi, yalnızca sportif bir başarısızlık değil, yönetimsel hataların, plansız harcamaların ve futbol aklından uzak kararların bir sonucudur. Kulübü kişisel servetle yönetme anlayışı, uzun vadeli bir plan olmadan yapılan transferler ve gereksiz polemiklerle gündem yaratma çabası, bu büyük camiayı derin bir krize sürükledi. Ancak Adana Demirspor, geçmişte de zorlukların üstesinden gelen bir kulüp oldu.
Şimdi yapılması gereken, duygusal tepkilerden uzak, akılcı bir şekilde kulübün geleceğini inşa etmektir. Mali disiplini sağlamak, profesyonel bir yönetim anlayışı benimsemek ve şeffaf bir plan doğrultusunda hareket etmek, Adana Demirspor’u yeniden ayağa kaldıracaktır. Taraftar her zaman olduğu gibi takımının yanında durmaya devam edecek, ancak artık kulüp içinde de gerçekçi ve sürdürülebilir bir yapılanma, gerekirse devir-satış şart. Şu anki kriz, sadece bir küme düşme meselesi değil; kulübün geleceğini belirleyecek bir dönüm noktasıdır.