İlk kez ülkemizi Konferans Ligi’nde temsil eden Adana Demirspor; evinde güçlü rakibi Genk’i 1-0 yenmesine rağmen penaltılarla gruplara kalma şansını kaçırdı ve Avrupa’ya veda etti.

Deplasmanda oynadığı ilk maçın son bölümlerinde gelen gole boyun eğip 2-1 yenilen Şimşek; Yeni Adana Stadı’nı tamamen dolduran 30 bin taraftarının da desteğiyle maça fırtına gibi başladı.

Birçok fırsatı cömertçe harcayan Mavi-Lacivertliler ilk yarının uzatma dakikalarında aradığı golü penaltıdan buldu.

İkinci yarıda turu getirecek 2.golü atması beklenen Şimşek; her geçen dakika direnci artan ve oyuna ortak olan rakibi karşısında yorgunluğa teslim oldu. Genk takımı hocası yaptığı değişikliklerden beklediği verimi alırken,Teknik Direktör Kluvert oyuna etki edecek hamleleri yapamadı.

Önce kaleci Ertaç, ardından Semih ve Cherif Ndiaye sakatlanıp oyundan çıkınca, yedek kulübesi de zayıf olan Demirspor her geçen dakika oyundan düştü.

Maç genelinde bilinen oyun varyasyonundan başka planı olmayan Demirspor’da Yusuf Sarı da yorgunluğa teslim olunca, beklenen gol gelmedi.

Oyunun uzatma bölümünün sonunda, 116.dakikada kaleciyle karşı karşıya kalan ve mutlak golü kaçıran Belhanda kötü oynadığı maçta kahraman olacakken, penaltı atışlarında topu iki direğe nişanlayınca binlerce Demirspor taraftarını evine üzgün gönderdi.

Perşembe günü 21.00’de başlayan maç, Cuma gününün ilk saatinde tamamlanırken; tura ve takımına inanmış taraftarlar kaçan penaltıyla kahroldu.

Önce Cluj ardından Osijek’i eleyen Adana Demirspor oynadığı ofansif futbolla taraflı tarafsız her futbolseverin gönlünü kazanırken; rakibe oranla daha yaşlı olan Mavi-Lacivertli futbolcular sıcak, nem ve yorgunluğa rağmen maça asıldı. Her futbolcu kapasitesinin üzerinde efor sarfetti. Adeta yürüyecek mecali kalmayan Mavi-Lacivertli futbolcular son düdükle birlikte çimlere yattı.

Son bir gayretle sahanın ortasında penaltı atışlarını bekleyen Demirsporlu oyuncular kaçan penaltıyla birlikte yıkıldı. Tribünlerin takımı bağrına basması ve takımı alkışlayıp moral vermesi güzel görüntüler oluşturdu.

Genç ve atletik özelliklere sahip bir takım olan ve maç boyunda sahayı iyi parselleyen, Demirspor’un geriden atak başlatmasını önlemek için ileride pres yapan Genk takımı penaltılarla da olsa turu alıp Adana’dan mutlu ayrıldı.

YEDEK KULÜBE ZAYIF!

Karşılaşmaya 4-2-3-1 saha dizilişiyle başlayan Demirspor’da sağ kanatta oynayan Svenson ve önündeki Yusuf Sarı adeta resital sergilerken, sol kanatta bulunan Rodrigues ve önündeki Yusuf Erdoğan tel tel döküldü. Rakip bu kanattan atak geliştirip Demirspor’un oyun düzenini bozdu. İkinci yarıda Yusuf Erdoğan’ın yerine Akintola’yı alan Kluvert rakibin bu yöndeki akınlarına önlem almış oldu.

Kaleci Ertaç görev aldığı bölümde libero gibi ileri çıkıp sahipsiz topları süpürürken, uzun degajlarıyla da akın başlattı. Geride stoperlerle ayağa paslarla oyun kurma görevini yerine getirdi. Şanssız sakatlığı, Demirspor için talihsizliğin başlangıcı oldu.

Stoperler Semih ve Gravilon iyi bir ikili oluştururken, önlerinde libero gibi oynayan Stamboli soğukkanlı oyunu, pas dağıtımı ve takımı yönetmesiyle görevini yaptı.

Pas bağlantılarını yapan ve rakiba pres yaparak top kazanan Emre ilerleyen bölümlerde yoruldu ve yerini Ndiaye’ye bıraktı. Ndiaye pres yaptı, top kaptı. Gol pozisyonlarına girdi. Ancak yanına sokulup al-ver yapacak arkadaş bulamayınca, birçok atak olgunlaşmadan sona ermiş oldu.

Forvet arkası oyun kurucu pozisyonunda oynayan Belhanda bekleneni veremedi. Adeta eli belinde gezerek topun kendisine gelmesini bekledi. Rakibi tehdit edecek pozisyonlarda top ezdi, güçsüzdü, çok pas hatası yaptı.

İleride tek başına kalan Cherif Ndiaye çok koştu, geriye gelip defansa yardım etti, rakip defansa baskı yaptı. Penaltıdan golünü attı.

Oyuna ikinci yarıda giren Akintola yine bal yapmayan arı gibiydi. Taraftarına saç-baş yoldurmaya devam etti. Savruk futbolu, ikili mücadelelerdeki güçsüzlüğü, kopuk kopuk oynaması tribünleri çileden çıkardı.

Ertaç’ın yerine kaleye geçen Goran özellikle uzatmalarda mutlak iki golü kurtarırken, penaltılarda çuval gibi bir köşe seçip rakibin topa vurmasından önce atlarken, penaltıyı kurtarması için mucize gerekti. Öyle de oldu, kurtarabileceği bir penaltıda topu kolunun altından kaçırdı.

Semih’in yerine oyuna dahil olan Manev ürkekti. Hata yapmaktan korkarak oynadı. Sadece kesicilik görevini yaptı. Mbaye Niang geriye çekilip, skoru korumaya çalışan, üretkenliği kalmayan ofans hattında eli belinde gezerek, rakip takımın tüm hatlarıyla ileri çıkmasını seyretti.

Maçın özeti; kulübesi güçlü olan taraf kazandı. Adana Demirspor’da kenardan gelip maça etki yapacak, takımı sırtlayacak, ofans gücünü artıracak, takımı ateşleyecek, taraftarı coşturacak isim yoktu.

Herşeye rağmen kentimizi ve ülkemizi en iyi şekilde temsil eden Adana Demirspor görevini yapmış oldu. Gruplara kalma hedefini gerçekleştirememiş olsa da Cluj, Osijek ve Genk maçlarında sergilediği mücadeleci ve göze hoş gelen futbol ile beğeni kazandı.